Bu fiilin eşe karşı işlenmesi hâlinde,soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikâyetine bağlıdır. – (1) Rızası olmaksızın bir kadının çocuğunudüşürten kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. – (1) Yaşı, hastalığı veya yaralanmasıdolayısıyla ya da başka herhangi bir nedenle kendini idare edemeyecek durumdaolan kimseye hâl ve koşulların elverdiği ölçüde yardım etmeyen ya da durumuderhâl ilgili makamlara bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis veya adlî paracezası ile cezalandırılır. (6) Belli bir çıkar karşılığındaorgan veya doku teminine yönelik olarak ilan veya reklam veren veya yayınlayankişi, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. – (1) Taksirle bir insanın ölümüne neden olankişi, üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) İntiharın gerçekleşmesi durumunda, kişi dörtyıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır\. Heyecan dolu slot oyunlarında dönüş yap, gerçek ödüller kazan. bettilt\. (3) Mahkûm olduğu hapis cezasıertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet,vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleriuygulanmaz. Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen hükümlü hakkında birincifıkranın (e) bendinde söz konusu edilen hak yoksunluğunun uygulanmamasına kararverilebilir. (4) Hâkim, ekonomik ve şahsîhâllerini göz önünde bulundurarak, kişiye adlî para cezasını ödemesi içinhükmün kesinleşme tarihinden itibaren bir yıldan fazla olmamak üzere mehilverebileceği gibi, bu cezanın belirli taksitler hâlinde ödenmesine de kararverebilir.
Yine bu yüzden rehberlik makamının oluşmasında söz sahibi kılınacak uzman, ileri görüşlü seçkin kişilerin halk tarafından belirlenmesi, sayıları, nitelikleri, seçimleriyle ilgili hükümler Şûrâ-yı Nigehbân’ın fakih üyeleri tarafından hazırlanmış ve inkılâbın rehberinin onayıyla kesinleşmiştir. Yasama yetkisini kullanan parlamento temsilciler meclisi ile başkandan oluşur. Gambia anayasasına göre temsilciler meclisinin asıl seçilmiş üyelerinin sayısı otuz ikidir. Ancak bu sayı, Gambia’nın kanun koyucu organı olan parlamentonun kararıyla değişebilir. Ayrıca Gambia’nın sosyal yapısına uygun olarak belirlenen veya tayin edilen üyeler bulunmaktadır. Cumhurbaşkanınca tayin edilen üye sayısı ise üçtür ve bu üyeler oy verme hakkına sahip bulunmaktadır.
AYİM kararlarında eylemin disiplin tecavüzü olup olmadığının belirlenmesinde disiplin amirlerinin geniş takdir yetkisi bulunduğunu kabul etmektedir[826]. Anayasada genel ilke olarak İdarenin, kişi hürriyetinin kısıtlanması sonucunu doğuran bir müeyyide uygulayamayacağı belirtilmiş, anacak buna Silahlı Kuvvetlerin iç düzeni bakımından kanunla istisnalar getirilebilir düzenlemiştir. Dolayısıyla hürriyeti bağlayıcı nitelikte olan oda ve göz hapsi cezalarının Anayasal dayanağı bulunmaktadır. Disiplin cezaların Anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla açılan davalar AYİM’ce, disiplin cezalarının yargı denetimi dışında olduğu belirtilerek, Anayasaya aykırılık iddialarının esasına girilmeden reddedilmektedir. Askeri disiplin cezalarından, meslekten çıkarma cezalarının bazıları (YAŞ Kararları hariç), ve kişi özgürlüğünü sınırlayan cezalar bakımından 6. Maddenin uygulanma imkanı olan disiplin cezalarına karşı Sözleşme ile iç hukuk çatışması doğacak ve Anayasanın 90.
Ayrıca cumhurbaşkanı başbakanı ve başbakanın teklif ettiği bakanları tayin eder. Gerekli görürse kendiliğinden hükümeti veya hükümet üyelerini görevden alabilir, kanunları yürütme yetkisini tamamen veya kısmen başbakana devredebilir. Bakanlar kurulu devletin yüksek icra ve idare organıdır ve sadece cumhurbaşkanına karşı sorumludur. Programını ve genel siyasetini halk konseyine de sunar. Kanun tasarılarını, kalkınma planlarını, millî kaynakların kullanım kararlarını hazırlayan bakanlar kuruludur. Devletin bu temel esaslarla ilgili siyasetini de ilkeler halinde belirleyen anayasa İslâmî yaşayış tarzının, Kur’an ve Sünnet’e göre nasıl bir hayat sürüleceğinin öğretilmesini, bu amaçla Arap dilinin yaygınlaştırılmasını, zekât, vakıflar ve camilerin ayrıca teşkilâtlandırılmasını devlete ödev olarak vermiştir. Üçüncü kısımda yer alan esaslar Pakistan Federasyonu ile ilgilidir. Burada başkan, parlamento ve federal hükümet ile ilgili düzenlemeler yer alır. Şer‘iyye istînaf mahkemesi büyük kadının başkanlığında federe devlet meclisinin belirlediği esaslara göre oluşan bir yargı merciidir.
Temel hak ve hürriyetler, kişinin topluma, ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluklarını da ihtiva eder. Yetkili merci veya kurul kararlarında hangi tarihten itibaren uygulanacağı hususu belirtilmedikçe, disiplin cezaları verildikleri tarihten itibaren uygulanır. Disiplin cezaları; gerekirse ilgili yükseköğretim kurumunda veya bunlara bağlı kuruluşlarda, ilan yoluyla da tebliğ edilebilir. C) Toplu olarak işlenen disiplin suçlarında, suçluların münferiden tesbit edilemediği hallerde, topluluğu oluşturan öğrencilerin herbirine yetkili amir veya kurullarca uygun görülecek cezalar verilir. Kurullarda raportörlük görevi, başkanın görevlerdireceği üye tarafından yürütülür. Raportör üye, havale edilecek dosyanın incelenmesini en geç iki gün içinde tamamlar ve hazırlayacağı raporu başkana sunar. Disiplin kurulu, başkanın çağrısı üzerine belirlenecek yer, gün ve saatte toplanır. C) Makbul sayılan bir özür bildiren veya mücbir sebep dolayısıyla davete uymadığı anlaşılan öğrenciye yeniden uygun bir süre verilir veya belirtilecek bir süre içinde yazılı savunmasını göndermesi istenir. Tutuklu öğrencilere savunmalarını yazılı olarak gönderebileceği duyurulur. (3) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte devam etmekte olan disiplin soruşturmaları hakkında bu Kanun hükümleri uygulanır. (1) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte yerine getirilmekte olan oda ve göz hapsi cezalarının infazına derhâl son verilir. A) 82 nci maddesinin başlığı “Amir veya üstü tehdit” ve 84 üncü maddesinin başlığı “Yalan yere şikâyet” şeklinde değiştirilmiştir.
Kavâid-i külliyye aslında Batı hukuk sistemlerinde de bulunan ve “maxim” olarak tabir edilen genel prensipler misali İslam hukukuna dair umumi kaidelerdir. Kavâid-i külliyye’nin hukuki meselelerin kavranmasında çok faydalı olduğu ve bu kaideleri zapt edip kavrayan bir kimsenin muâmelât, harekâtını mümkün olduğu kadar İslam hukukuna uygun hale getirebileceği bizzat Mecelle’nin mazbatasında ifade edilmiştir. Umumi hukuk tarihi dersinde milli hukukun dışına çıkılarak esas itibarıyla günümüzdeki hukuk kurallarını ve müesseselerini daha iyi anlayabilmek, hukuk kurallarının tarihi gelişimini inceleyerek öğrencilerde eleştiri bilincini geliştirmek, bu çerçevede öğrencilerin edindikleri bilgilerin esaslı ve kalıcı olmasını sağlamak amaçlanmaktadır. Bu dersin sonunda hukuki kavram ve kurumların nasıl geliştiği, hangi sosyal, ekonomik ve siyasi ihtiyaçlarla değiştiği izlenebilecek, toplum bünyesinde hâkim olan hukuki kuralların ve müesseselerin zamanın ihtiyaçlarına uygun olup olmadığı değerlendirilebilecektir. Bu ders; idari yargı teşkilatının tanınması, önemini, idari yargılama usulüne ilişkin ilkeleri ve kuralları, idari işlemlerin yargısal denetimi ile idarenin sorumluluğunun dayandığı esasları kapsar. Ders kapsamında idari yargının ve teşkilatının Türkiye’deki gelişim, idari yargının görev alanı, idari yargı teşkilatı, idari dava türleri, dava dilekçesi hazırlama ve idari dava süreçlerinin incelenmesi, idari yargı kararlarının uygulanması ve bu kararlara karşı başvuru yolları, idarenin sorumluluğu gibi konuları işlenir. İcra ve İflas Hukuku, borcunu ödemeyen borçlunun borcunun, alacaklının talebi üzerine nasıl karşılanacağını konu alır. Borcun karşılanması, devlet zoruyla ve taşınır, taşınmaz mallar üzerinden yapılabilmektedir. Kanunda borçludan alacakların nasıl tahsil edeceği düzenlenmektedir. Bu kapsamda derste; icra teşkilatı, ilamsız icra, ilamlı icra, ödeme emri, ödeme emrine itiraz, itirazın kaldırılması, menfi tespit ve istirdat davaları, haciz yolu, ihtiyati haciz incelenen başlıca konulardır. İflas hukuku kapsamında ise iflasa tabi olan kişiler, iflas yolları, iflasın hukuki sonuçları, iflasın tasfiyesi ile konkordato konuları işlenmektedir. İş hukuku; işçi hakları, çalışma koşulları, işçi ücretleri, işçi sendikaları ve işveren-işçi ilişkileri ile ilgili konuları inceleyen hukuk dalıdır.
Bu bentte aynı statüdeki kişilere karşı işlenen fiiller kapsam dışı bırakılmıştır. Memurun kabul edilebilir herhangi bir özrü olmadan görevine bir veya iki gün gelmemesi, aylıktan kesme cezasını gerektirir. Disiplin suçunu işleyen memurun ileri sürdüğü mazeretlerin özür olarak kabul edilip edilmeyeceğini disiplin amiri takdir edecektir[196]. Devlet memuru görevi ve sıfatı dolayısıyla Devleti temsil ettiği için, vatandaşın itibar ve güven duygusunu sarsmamak zorundadır. Aksine hareketi tespit edilen memurların, kınama cezası ile cezalandırılmaları öngörülmüştür.
Ayrıca kanunların uygulanması için gerekli düzenleyici işlemleri yapma yetkisi de cumhurbaşkanındadır. Cumhurbaşkanı divanın onayını alarak savaş ilân edebilir, barış yapabilir, milletlerarası antlaşmalar akdedebilir, olağan üstü hal ilân edebilir. Cumhurbaşkanı kara, deniz ve hava kuvvetlerinin de başkumandanıdır. Bakanlar doğrudan doğruya cumhurbaşkanı tarafından tayin edilir ve görevden alınır. Cumhurbaşkanının ve bakanların divan önünde sorumlulukları yoktur; bakanlar cumhurbaşkanına bağlı olarak görev yaparlar. Cumhurbaşkanlığı müessesesinin yardımcısı durumundaki bir başka kurul da yüksek danışma şûrasıdır. Şûra cumhurbaşkanı tarafından sorulan hususları cevaplar, hükümete tekliflerde bulunur. Endonezya cumhurbaşkanı mecburi hallerde kanun yerine geçebilen kararnâmeler çıkarabilir. Bu kararnâmeler ilk toplantısında divanın onayına sunulur, onaylanmayan kararnâmeler yürürlükten kaldırılır. Komisyonlar halinde çalışan meclis konuları oluşturur ve oylar. Kanun tasarılarını önce bakanlar kurulu görüşür, sonra bu tasarılar meclis başkanlığına sunulur. Milletvekillerinin kanun teklif edebilmeleri için en az yirmi üyenin bu teklifi imzalaması gerekir.
Dersin ilk bölümünde son olarak Anayasa Mahkemesi’nin inceleme yetkisinin kapsamı, Mahkemeye yöneltilen eleştiriler ve Mahkeme kararlarının bağlayıcılığı ile Anayasa Mahkemesi – Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi arasındaki ilişkiye yer verilmektedir. Teorik kısım tamamlandıktan sonra her hafta, ilgili haftaya hasredilmiş konuya ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin münferit bir kararı veya kararları incelenmektedir. Münferit bir kararın analizi, o karara temel teşkil eden teorik konunun/hak ve hürriyetin ele alınmasını da gerektirmektedir. Böylece akademik takvim tamamlandığında Türk Anayasa Mahkemesi’nin (ve AİHM’in) çeşitli konulardaki tutumu, ilgili hak ve hürriyete yönelik yaklaşımı ve yorumu analiz edilmiş olmaktadır. Bu dersin amacı; öğrenciye Türk Cumhuriyeti’nin kurulmasını zorunlu kılan tarihsel koşullar ile Anadolu’nun işgaline karşı ortaya çıkan Mustafa Kemal Paşa liderliğindeki direniş hareketine ve bu hareketin askeri, siyasi ve diplomatik boyutlarına ilişkin temel bir formasyon kazandırmaktır. Dünya Savaşı’nın nedenleri ile sonuçlarını kavraması, Mondros Mütarekesi’nin ne denli ağır hükümler içerdiğini öğrenmesi ve I. Anayasa Hukuku II’de devletin üç temel fonksiyonu hakkında teorik açıklamalarda bulunulacak ve bu fonksiyonların Türk anayasal sistemi içindeki rolü ve önemi ortaya konulacaktır.
Doğaldır ki davacı bu gizli belge ve bilgileri incelemeden, idarenin iddialarının delillerini görmeden, idarenin cevabına cevap veremez. Burada davacı, idarenin sunduğu delilleri tartışma ve çürütme imkanına sahip değildir. Dolayısıyla hakkaniyete uygun yargılamanın diğer bir şartı olan “çelişiklik ilkesi” de ihlal edilmektedir. Böyle bir durumda, davacının yargılama sürecine gerçek anlamda katılımı söz konusu değildir. Fıkra metninde açıkça görüldüğü gibi, herkes, “kanunla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme” tarafından yargılanma hakkına sahiptir. Buradan “adil yargılanma hakkı”nın şu dört koşulu ortaya çıkmaktadır. Diğer bir ifadeyle adil yargılanma hakkının gerçekleşmesi için bir kere, yargılama bir “mahkeme” tarafından yapılmalıdır. İkinci olarak bu mahkeme “kanuni” olmalı, yani yürütme organının düzenleyici işlemleriyle değil, yasama organının çıkardığı bir kanunla kurulmalıdır. Bağımsızlık, başka bir kişi veya organdan emir almamak ve tarafların ve özellikle yürütme organının etki alanının dışında olmak demektir. Dördüncü olarak nezdinde hak aranılan mahkeme “tarafsız” olmalıdır.